Ana içeriğe atla

Kadim tarih ve uzay arasındaki bağlantı

 

Kadim tarih ve uzay arasındaki Bağlantı




Kadim tarih ve uzay arasındaki bağlantı büyük bir öneme sahiptir ve tarih öncesi dönemlerden itibaren insanların gökyüzüne olan ilgisi ve merakı uzaya yönelik keşiflerin temelini atmıştır. İşte kadim tarih ve uzay arasındaki bağlantının bazı yönleri:


  1. Gökyüzü Gözlemleri: Kadim topluluklar, gece gökyüzünü izleyerek yıldızları, gezegenleri ve diğer gök cisimlerini gözlemlemişlerdir. Bu gözlemler, takvimler oluşturmak, tarım zamanlamalarını belirlemek ve dini ritüelleri düzenlemek gibi günlük yaşamlarının bir parçası haline gelmiştir.

  2. Astroloji ve Mitoloji: Uzay gözlemleri, birçok kadim kültürde mitolojik ve astrolojik inanç sistemlerinin temelini atmıştır. Yıldızlar ve gezegenler, tanrılar veya kahramanlarla ilişkilendirilmiş, gökyüzü hikayelerin anlatımında önemli bir rol oynamıştır.

  3. Gezegenlerin Hareketleri: Antik Yunanlılar, Mısırlılar ve Babililer gibi medeniyetler, gezegenlerin gökyüzündeki hareketlerini gözlemlemiş ve matematiksel modeller geliştirmişlerdir. Bu gözlemler, göksel fenomenlerin gelecekteki tahminlerini yapmada ve navigasyonda kullanılmıştır.

  4. Tarih Öncesi Gözlemler: Kadim insanlar, megalitik yapılar gibi büyük taş yapıları inşa ederek astronomik gözlemlerde bulunmuşlardır. Örneğin, Stonehenge gibi yapılar, güneşin ve ayın hareketlerini takip etmek için kullanılmıştır.

  5. Uzaya Yolculuk Mitleri: Birçok kadim kültürde, insanlar veya tanrılar gökyüzüne yolculuklarla ilgili hikayeler ve mitler geliştirmişlerdir. Bu mitler, insanlığın evreni anlama ve keşfetme isteğini yansıtır.

Günümüzde, uzay keşfi, kadim gözlemler ve ilham verici mitlerden türetilen bir sonraki aşamadır. Uzay araştırmaları ve keşifleri, insanoğlunun evrenin derinliklerini anlama ve keşfetme yolculuğunda devam etmektedir. Bu, kadim tarihin gökyüzüne olan sonsuz ilgisinin modern bilimsel çalışmalarla birleştiği bir örnektir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

kaliforniyum nedir ?

Şubat 1950’de Kaliforniya Üniversitesi, Berkeley’deki laboratuvarda küriyumun alfa parçacıkları (helyum iyonları) ile bombardıman edilmesiyle üretildi. Aktinit serisinin dokuzuncu üyesi ve sentezlenen altıncı uranyum ötesi elementtir. Yüksek atom ağırlığına sahip elementler içinde, aynştaynyumun ardından çıplak gözle görülebilecek miktarı üretilebilen ikinci elementtir. Element, keşfedildiği Kaliforniya Üniversitesi ve Kaliforniya eyaletinin onuruna bu şekilde isimlendirildi. Kaliforniyum normal basınç altında biri 900 °C’nin üstünde ve diğeri 900 °C’nin altında olmak üzere iki farklı kristal yapıda bulunur. Yüksek basınçta üçüncü bir kristal yapı söz konusudur. Kaliforniyum oda sıcaklığında hava ile temas ederse yavaşça matlaşır. Bilinen yirmi izotop içinde kaliforniyum-251 898 yıllık yarı ömrü ile elementin en kararlı izotopudur. Bu kısa yarı ömür elementin yerkabuğunda bulunmadığı anlamını da taşır. Yarı ömrü 2,64 yıl olan kaliforniyum-252 en yaygın olarak kullanılan izotoptu

SAMANYOLU GALAKSİSİ NEYİN ETRAFINDA DÖNÜYOR ?

Çoğu çocuk mutlaka bu soruyu sorar. Ay dünyanin, dünya da günesin etrafında Dönüyorsa Günes Neyin etrafında dönüyor? coğu büyük de ne kadar saçma bir Soru der ve geçistirir. Aslında bu çok iyi bir sorudur. Ve cevabi iste burada.  Uzun zamandır nasa bunu arastırıyordu. Cevabına ulastılar. Kara deliklerin çekim Gücü sok yüksek   Olduğu için etrafindakiler onun etrafında döner. Bunu bildikleri için bunun Üzerinde değerlendiriliyordu. Yani samanyolu galaksisinin merkezinde bir mega Kara delik olması.   Arastırmaların sonucunda Samanyolu galaksisinin tam merkezinde bir mega kara Delik olduğunu gösteriyor. Zaten bu kadar büyük çekim enerjisine sahip olabilecek Varlık ancak bir mega kara delik olabilirdi. Eğer mega kara delik olmasaydı bu Yeni bir keşif olurdu.  Sonuca gelelim Samanyolu galaksisi bir mega kara delik etrafında dönüyor. 

Samanyolu Galaksisi ve Büyük İtici

Samanyolu galaksisi, 100 bin diğer galaksiyle birlikte, Evren’in doğumundan gelen ilk ışığın kalıntısı olan ve uzayın her yerini kapladığı için referans noktası olarak alacağımız kozmik mikrodalga artalan ışınımına göre, saniyede 630 km hızla Shapley Çekicisine doğru gidiyor. Bunun ne kadar büyük bir hız olduğunu görmek için Dünya’nın kendi etrafında (ekvatorda) saniyede 0,44 km hızla döndüğüne ve Güneş’in çevresinde saniyede 30 km hızla tur atğına dikkat edelim. Güneş de Samanyolu çevresinde saniyede 220 km hızla dönüyor. İşte böyle büyük bir hız! Ortada Laniakea üstün galaksi kümesi. Solda Shapley üstün galaksi kümesi asıl Büyük Çekici (Laniakea’dan yüzde 90 daha kütleli). Solda boş uzay ve karanlık enerji ile galaksileri iten Çift Kutuplu İtici. Samanyolu Galaksisi ve Büyük İtici Tam bilim insanları Büyük Çekici sorununu çözdüklerini düşünürken bir de başımıza Büyük İtici sorunu çıktı: Astrofizikçiler bunun için filmi ge